Robert Louis Stevenson’ın Define Adası isimli ünlü çocuk romanının konusu nedir? Define Adası kitap özeti, karakterler hakkında bilgi.
DEFINE ADASI: KAYIP HAZİNENİN PEŞİNDE BİR MACERA
Giriş: Küçük Hanımızda Başlayan Esrarengiz Günler
Babam, annem ve ben İngiltere’nin batı sahillerinde, küçük bir kasabada, mütevazı bir han işletiyorduk. Sıradan bir hayatımız vardı, ta ki bir gün iri yarı, kir pas içinde, suratında derin bir yara izi olan gizemli bir denizci hana gelene kadar.
Bu adam, hanımızı beğendiğini söyleyerek kalacağını belirtti ve üç altın çıkarıp avans olarak masaya koydu. Ondan sonra hayatımız asla eskisi gibi olmayacaktı.
Bir gün, bana dikkatli olmamı ve bir ayağı tahta olan bir denizciyi gördüğümde hemen kendisine haber verirsem ayda dört peni kazanacağımı söyledi. Bu teklif bana ilginç gelmişti ve kabul ettim. O günden sonra gözlerimi dört açtım.
Gizemli Denizcinin Hanımıza Getirdiği Bela
Bu denizci akşamları içiyor, sarhoş olup maceralarını anlatıyor ve insanları kendisini dinlemeye zorluyordu. Müşteriler ondan çekiniyor, hanımız giderek boşalıyordu. Babam bu gidişle iflas edeceğimizden korkuyordu. Aylar geçti ama hanımızdan ayrılmaya niyeti yoktu.
Üstelik, zamanla ne bana ne de babama para ödememeye başlamıştı. Borçları birikiyor, babamla sürekli tartışıyordu. Bir tartışma sırasında babam kalp krizi geçirdi. Gelen doktor aynı zamanda bir polis memuruydu ve denizcinin elindeki bıçağı görünce onu tehdit etti. Ancak babam birkaç gün sonra öldü. O günden sonra hayatımız daha da karanlık bir hal aldı.
Ölüm ve Tehlikenin Gölgesi
Babamın ölümünden birkaç gün önce, hana başka bir denizci geldi. “Bili burada mı?” diye sordu. Tarif ettiği kişi bizim kaptandı. Kaptan onu uzaktan görünce saklandı. Ancak, adam hana girdikten kısa bir süre sonra bıçaklar çekildi ve bir kavgaya tutuşuldu.
Kaptan rakibini kovaladı ama kısa bir süre sonra bayılıp yere düştü. Meğer, sara nöbeti geçiriyormuş. Doktor onu muayene etti ve içmeye devam ederse yakında öleceğini söyledi. Ne yazık ki, bu uyarı çok geç yapılmıştı. Birkaç gün sonra, hana kör bir adam geldi. Kaptana gizemli bir mesaj verdi. Kaptan, “Bana altı saat süre tanıyorlar” diye fısıldadı. Ama birkaç dakika sonra sarsıla sarsıla öldü.
Kaptanın Sandığı ve Define Haritası
Annemle birlikte kaptanın odasına çıktık. Sandığını açarak içindeki kağıtları ve paraları aldık. O sırada dışarıdan ayak sesleri geliyordu. Saklandık ve hana meşalelerle gelen yedi sekiz kişinin içeri daldığını gördük. İçerideki eşyaları yağmalıyor, birbirleriyle tartışıyorlardı. Bu adamların peşinde oldukları şey bir hazine haritasıydı!
Kaçmaya başladılar ama gümrükçülerin at seslerini duyunca telaşla dağıldılar. Kör adam, kaçış sırasında bir atın altında ezilerek öldü. Ben ve annem korkuyla birbirimize sarıldık.
Gümrükçülerin başı Jack, hana geldiğinde olayları sordular. Ona koynumdaki muşambayı gösterdim. İçinden Kaptan Flint’in gizli hazinesinin haritası çıktı. Şimdi tek bir hedefimiz vardı: Defineyi bulmak!
Denizlere Açılmak ve Korsanların Tuzakları
Bristol Limanı’ndan hazırlanan bir gemiyle yola çıktık. Kaptanımız, Kont ve Doktor ile yolculuğumuz genellikle sakindi. Ancak tek bacaklı aşçı John Silver’in aslında korkunç bir korsan olduğunu öğrendiğimde işler değişti.
Bir gece, gizlice korsanların planlarını duydum. Silver ve adamları gemiyi ele geçirmeyi planlıyordu. Hemen kaptana ve diğerlerine haber verdim. Bu bilgi hayatımızı kurtaracaktı.
Define Adası ve Kanlı Çatışmalar
Adaya vardığımızda, Tom adındaki bir adam, Silver’in emrine karşı çıktı. Bunun üzerine Silver onu bıçaklayarak öldürdü. Kaçmaya başladım ve adada üç yıldır yalnız yaşayan Benjamin Gunn adında biriyle tanıştım.
Bu sırada limandan top sesleri duyuluyordu. Gemi korsanların eline geçmişti. Ancak bizimkiler kıyıya çıkmayı başarmış ve kale gibi bir sığınağa yerleşmişti. Silver ve adamları, bizden kaleyi teslim etmemizi istediler. Kaptan ise onları tehdit etti ve savaş başladı.
Silahlar patladı, kılıçlar çekildi. Savaşın sonunda bizden üç kişi, korsanlardan ise altı kişi öldü. Kaptan hafif yaralanmıştı ama hayatta kalmıştı.
Hazinenin Ortaya Çıkışı ve Son Çatışma
Silver ve kalan adamları, defineyi kazmak için yola çıktılar. Ancak bir şok yaşadılar: Define yerinde yoktu! Meğer Benjamin Gunn, yıllar önce defineyi bulup saklamıştı.
Tam bu sırada, doktor ve Benjamin ağaçların arasından çıkarak korsanlara saldırdı. Üç korsan öldü, ikisi kaçtı. Silver, esir alınarak bizim tarafımıza geçti.
Son: Defineyi Bölüşmek ve Eve Dönüş
Ertesi gün, defineyi çuvallara doldurduk. Adada kalan korsanlara yiyecek ve erzak vererek onları geride bıraktık. Sonra gemimize binerek İngiltere’ye doğru yola çıktık.
Birkaç gün sonra Bristol Limanı’na vardık. Defineyi aramızda bölüştük ve ben annemin yanına döndüm. Artık hanımız eskisinden çok daha iyi bir şekilde işletiliyordu.
Silver, gemiden kaçtı ve izini kaybettirdi. Ona ne olduğunu kimse bilmiyordu ama kaderinin hırsızlık ve suç dolu olduğu kesindi.
Böylece, Define Adası maceramız sona erdi. Ancak o adadaki yankılanan kılıç sesleri, çarpışmalar ve hazineye ulaşmak için verilen mücadele asla unutulmayacaktı. Bir maceranın sonu, bir kahramanlık hikayesinin başlangıcı olmuştu