William Shakespeare Kış Masalı Oyununun (Kitap) Özeti, Karakterler

0

William Shakespeare’in 5 perdelik bir oyunu olan Kış Masalı (Winter’s Tale) konusu, kitabın özeti, karakterleri, Kış Masalı hakkında bilgi.

Kış Masalı: Shakespeare’in Geç Dönem Romantik Eseri

Kış Masalı, William Shakespeare’in 1611 yılında sahneye koyduğu ve 1623’te İlk Folyo’da yayımlanan, trajedi ve komediyi birleştiren romantik bir oyundur. Trajik kıskançlık, aile bağları ve kefaret gibi temaları işleyen oyun, Shakespeare’in geç dönem eserlerinden biri olarak hem derinlikli bir hikâye hem de karakter analizi sunar. Eser, Shakespeare’in diğer eserleri kadar sık sahnelenmese de, özellikle 20. yüzyıldan itibaren sahnelerde daha fazla yer bulmuştur.

Kış Masalı

Oyunun Özeti

1. I. Perde: Kıskançlığın Tohumları

Oyun, Sicilya Kralı Leontes ve Bohemya Kralı Polixenes arasında yıllardır süren dostluğu betimleyerek başlar. Polixenes, dokuz aylık bir ziyaretten sonra memleketine dönmek istemektedir. Leontes’in ısrarlarına rağmen Polixenes, eve dönmeye kararlıdır. Ancak Leontes’in hamile karısı Hermione, Polixenes’i kalmaya ikna eder. Bu olay, Leontes’in zihninde kıskançlık tohumlarını eker. Kral, Hermione’nin kendisini Polixenes ile aldattığından şüphelenir ve bu paranoya hızla büyür.

Leontes, sakisi Camillo’dan Polixenes’i zehirlemesini ister. Ancak Camillo, Polixenes’e gerçeği söyler ve ikisi birlikte Bohemya’ya kaçar. Bu kaçış, Leontes’in öfkesini artırır ve ailesiyle olan ilişkilerini geri dönülemez şekilde etkiler.

2. II. Perde: Hermione’nin Yargılanması

Leontes, hiçbir kanıtı olmamasına rağmen karısı Hermione’yi hapse attırır. Hamile olan Hermione, hapiste bir kız çocuğu dünyaya getirir. Ancak Leontes, çocuğun kendisine ait olmadığını düşünerek onu sürgüne göndermeye karar verir.

Hermione’nin sadık arkadaşı Paulina, bebeği Leontes’e getirerek ona masumiyetini kanıtlamaya çalışır. Ancak bu çaba ters teper; Leontes daha da öfkelenir ve bebeği götürmesi için Antigonus’a emreder. Antigonus, çocuğu Bohemya’da bir sahile bırakır, ancak dönüş yolunda bir ayı tarafından öldürülür. Bu sırada bir çoban ve oğlu, bebeği bulur ve büyütmeye karar verir.

3. III. Perde: Leontes’in Pişmanlığı

Hermione, Leontes’in öfkesine daha fazla dayanamaz ve mahkemede masumiyetini kanıtlamaya çalışır. Ancak, Leontes’in oğlu Mamillius’un annesinin tutuklanması nedeniyle ölmesi, Hermione’yi derinden sarsar. Kısa süre sonra Paulina, Hermione’nin ölüm haberini getirir. Bu trajediler, Leontes’i pişmanlığa sürükler. Kral, hem ailesini hem de dostlarını kaybetmenin acısıyla yas tutmaya başlar.

4. IV. Perde: Zaman ve Yeni Aşklar

Zaman, oyunun dördüncü perdesinde bir koro olarak sahneye çıkar ve hikâyenin 16 yıl ileri gittiğini açıklar. Bu süre zarfında, Leontes kaybettiği ailesi için yas tutarken, Bohemya’da bambaşka bir hikâye şekillenmektedir.

Bohemya’da Perdita, bir çobanın kızı olarak büyümüştür. Ancak, Bohemya Prensi Florizel, onun gerçek kimliğinden habersiz şekilde ona aşık olmuştur. Florizel ve Perdita’nın aşkı, Florizel’in babası Polixenes’in tepkisiyle karşılaşır. Polixenes, oğlunun sosyal statüsüne uygun bir eş bulmasını istemektedir ve Perdita’yı reddeder. Florizel ve Perdita, Polixenes’in gazabından kaçarak Sicilya’ya doğru yola çıkar.

5. V. Perde: Kayıpların Bulunması ve Mutlu Son

Florizel ve Perdita, Sicilya’ya vardıklarında kendilerini Leontes’e Polixenes adına gelen elçiler olarak tanıtırlar. Leontes, hâlâ geçmişteki hatalarının yasını tutmakta ve kendini suçlamaktadır. Ancak, kısa süre sonra Polixenes ve Camillo Sicilya’ya gelir ve Florizel’in kimliğini açıklar.

Bu sırada, Perdita’nın Leontes’in kızı olduğu ortaya çıkar. Gerçek kimliğini öğrenen Perdita, artık Florizel için uygun bir eş haline gelir. Bu birleşme, Leontes ve Polixenes’in geçmişteki düşmanlıklarını unutmasına olanak tanır. İki eski dost yeniden bir araya gelir.

Son olarak, Paulina, Hermione’nin yeni yapılmış bir heykelini ortaya çıkarır. Heykel, o kadar gerçekçidir ki herkes hayranlıkla ona bakar. Ancak, Paulina’nın yönlendirmesiyle müzik çalarken heykel canlanır ve Hermione’nin aslında ölmediği anlaşılır. Leontes ve Hermione yeniden bir araya gelir, Florizel ve Perdita nişanlanır ve oyun mutlu bir şekilde sona erer.

Oyunun Karakterleri

  1. Leontes: Sicilya Kralı, kıskançlık ve paranoya yüzünden ailesini kaybeder.
  2. Hermione: Leontes’in karısı, masumiyetine rağmen hapsedilir.
  3. Perdita: Leontes ve Hermione’nin kaybolan kızı, Bohemya’da bir çobanın kızı olarak büyür.
  4. Polixenes: Bohemya Kralı, Leontes’in eski dostu.
  5. Florizel: Polixenes’in oğlu, Perdita’ya aşık olur.
  6. Camillo: Sicilyalı bir lord, hem Leontes’e hem de Polixenes’e sadık kalmaya çalışır.
  7. Paulina: Hermione’nin sadık dostu, hikâyenin ahlaki pusulasıdır.
  8. Antigonus: Sicilyalı bir lord, Perdita’yı sürgüne götürür.
  9. Mamillius: Leontes ve Hermione’nin oğlu, annesinin hapis cezası nedeniyle ölür.
  10. Zaman: Hikâyedeki zaman atlamasını açıklayan bir koro rolü üstlenir.

Oyunun Temaları ve Analizi

1. Kıskançlık ve Yıkım

Leontes’in paranoyası ve kıskançlığı, hikâyenin trajik yönünü oluşturur. Bu duygular, hem ailesine hem de kendisine büyük zarar verir. Ancak, kıskançlık yalnızca bir bireyin değil, toplumun dinamiklerini de etkileyen bir güç olarak ele alınır.

2. Kefaret ve Yeniden Doğuş

Leontes’in pişmanlığı ve yıllar süren yas, Shakespeare’in kefaret teması üzerinden işlediği önemli bir noktadır. Perdita’nın yeniden bulunması ve Hermione’nin canlanması, bu temanın fiziksel ve duygusal yeniden doğuşla ifade edilmesini sağlar.

3. Zaman ve Değişim

Zaman, oyunun dördüncü perdesinde kişileştirilerek sahneye çıkar. Bu, Shakespeare’in zamanın insan hayatındaki etkisine olan bakış açısını vurgular. 16 yıllık bir zaman atlaması, hikâyede karakterlerin gelişimini ve geçmişteki hataların telafisini mümkün kılar.

Kış Masalı’nın Önemi

Kış Masalı, Shakespeare’in türler arası geçiş yaptığı bir eser olarak dikkat çeker. Hem trajedi hem de komediyi içeren bu oyun, insan doğasının karmaşıklığını ve hayatın zıtlıklarını yansıtır. Kış Masalı, Shakespeare’in diğer büyük eserleri kadar sık anılmasa da, affetme, aşk ve zamanın iyileştirici gücü üzerine derin bir hikâye sunar. Bu yönüyle hem sahne hem de edebiyat dünyasında özel bir yere sahiptir


Leave A Reply